9 Ekim 2016 Pazar

Biz Herkesiz : Saadet Hanım






2016-2017 Şehir Tiyatroları sezonunun yeni oyunu.Saadet Hanım

  Klasik bir banka günü.Saadet Hanım tüm 'yükünü ' bir kenara atmış ve artık emeklilik günlerini yaşamak üzere rutin hayatını sürdürmekte.Sahneye ilk girişi banka önündeki atm.Bu sahne aslında ana karakterin oyunun içine atılması için hazırlanmış.Atm de para kalmaması sonucu banka şubesinin içine giriyor.Sıra numarası alacağı makinede ise ayrı bir problem yaşıyor ki bu da bir ivme kazandırıyor.Artık hiçbir şey olağan gitmeyecektir.Banka içindeki müşteri,güvenliği,banka müdürü,çalışanları ve hatta davetsiz misafirleri Saadet Hanım'ın dışında ve içinde yaşadığı o dünyanın farklılığını ortaya çıkaracaktır.Hatta,Saadet Hanım'ı farkında olmadan bu farklılığın en ucuna koyacaktır.

  Saadet Hanım,eğitimci ve idealist yapısı nedeniyle dış dünyasında kendisiyle ilişkili insanları 'eğitimli ve eğitimsiz'olarak kategori etmekte,ön yargılar barındırmaktadır.Kendinden de son derece emindir.Ta ki oğlunun banka soymaya,pardon ''eylem'' yapmaya gelişine kadar.Artık gerçekle yüzleşme,o gerçeğin absürt gelişiminde adım adım baş rolü alma vaktidir.Kah anne hissiyatı ile,kah eğitimci kimliği ile nasihatler öğütleri verir.Ve sonunda kendisini bu eylemin bir sözcüsü,zanlısı,mağduru olarak bulur.

  Oyun içinde aslında kadınsal kimliği irdelemek gerek.Bu irdelemeye göre;kadın bankacıdır;gösterişlidir,kandırılmaya açıktır.Kadın dava insanıdır;fakat duygularına yenik düşüp düzene uyar.Kadın,karşı fikirlerini yanlış olduğunu bilmesine rağmen doğrularla takas edebilen bir kimliktir.

  Oyunda asla durağan sahne olmadı.Tempolu  ve birbirini bağlayan devamlılık seyirciyi hep oyunun içinde tuttu.Polislerin seyircilerin arkasından sahne ile iletişim kurması biraz kolaya kaçmayı çağrıştırdı.Tabi burada bir seyirci olarak bende iç (ruhsal) betimleme ortaya çıktı.Polislere ''zaten sadece bankaları görüyorsunuz'' cümlesi bu betimlemeye biraz etkendi.

OYUNCULUKLAR

Nilgün Kasapbaşoğlu : Rolünün hakkını fazlasıyla verebilen bir usta.Emekli bir eğitimci için özgün bir karakter.Dönüşümlerini gayet başarılı bir çerçevede yaptı.İki farklı karakteristik yapıyı birbiriyle koparmadan sağlaması çok başarılı.

Arda Alpkıray : Yaşadığı durumdan intikam duygularını almaya çalışan bir karakterin vücut diliyle bütünleşip sempatikleşmesi bu kadar güzel oynanabilirdi.

Şenay Bağ : Mimikleri ile öne çıkan başarılı bir yetenek.Bu oyunda Hıdrellez'de ki kadar öne çıkan bir rolü olmasa da daha fazlasını fazlasıyla oynayabilecek düzeyde.

Selim Can Yalçın : Daha ciddi karakterleri daha başarılı oynayacağına eminim.Bu rol ona tabiri caizse az olmuş.Üzerini düşeni yapmakta fakat eksik olan şey onda değil,karakterde var.

Elyasa Çağlar Evkaya : Bir polis amiri için ifadesi daha sert bir oyuncu seçilebilirdi.Sahneye çıkmadan oynadı.Seyircinin arasında bu kadar yakın olup,ışığın yüzünde patlaması detayı atlanmamalıydı.

Hazal Uprak : İki farklı yapıya bürünen karakterde mimikleri ve sesi ile gayet başarılı.

Esen Koçer : Oyun içinde varlık göstermeyen bir karakter olması nedeniyle yoruma çok açık değil. Eklemeler yapılarak daha iyi kullanılabileceğini düşündüm.

Cafer Alpsolay : Ses tonlamasıyla,mizahi bir ifadesi ile rolünün hakkını verenlerden.

DEKOR KOSTÜM 

Banka ortamı için dekor gayet başarılı.Dekordaki koltukların barikat olarak kullanılması iyi düşünülmüş ve pratik.Sadece barikatı aşarken oyuncunun düşme ihtimali atlanmamalı.Kostümler her karakterin mesleki özelliğinde başarılı seçilmiş.Bir emekli öğretmen için kostüm detayı isabet olmuş.

Genel anlamda başarılı bulduğum ve içinde kendinizden de bir şeyler yakalayacağınız doneler olması nedeniyle izlenilesi sıcak bir oyun.Lütfen severek gidin.Sevinerek döneceksiniz..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder